“Dünyada her şey kadının eseridir”

CHP Kırklareli Milletvekili ve TBMM Çevre Komisyonu Üyesi Vecdi Gündoğdu, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yaptığı basın açıklamasında, kadına yönelik şiddeti, eğitim ve çalışma hayatındaki engelleri toplumsal bir sorun olarak değerlendirdi. Gündoğdu, AKP yönetiminde ülkede yaşanan olumsuz gelişmelerden, kadınların en çok etkilenen kesim olduğunu vurguladı.

Gündoğdu’nun açıklamalarına göre, Türkiye’de son yıllarda yapılan toplumsal ve yasal düzenlemelerle kadınların rolü, genellikle annelik ve ev kadınlığıyla sınırlanmakta, kadın emeği ise esnek çalışma adı altında daha da değersizleştirilmeye çalışılmaktadır. Bu durum, kadınların uzun çalışma saatlerine rağmen düşük ücret alması, ücretsiz aile işçisi olarak çalışması, kadın emeğinin görünmezliği, erken yaşta evlilik gibi sorunlara yol açmaktadır.

Gündoğdu, kadınların toplumsal statüsünün güçlendirilmesinin önemine vurgu yaparak, ülkenin çağdaş dünyada yer alması ve toplumsal refahın artması için kadınların güçlenmesinin bir öncelik olması gerektiğini belirtti. Kadına yönelik şiddet, taciz ve cinayet vakalarının artması, emek sömürüsü ve cinsiyet ayrımcılığının devam etmesi durumunda, bu mücadelenin sadece kadınlar tarafından değil, toplumun tüm kesimleri tarafından kararlılıkla sürdürülmesi gerektiğini ifade etti.

Ayrıca, Gündoğdu açıklamasında, Mustafa Kemal Atatürk’ün ilkelerine uygun bir şekilde, kadınların eşit ve özgür bireyler olarak yaşadığı bir ülke özlemiyle, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutladığını ve tüm kadınlara saygılarını sunduğunu belirtti.

Gündoğdu mesajında şu ifadeleri kullandı:

“Kadına yönelik şiddet ile kadının eğitime, çalışma hayatına ve siyasete katılımındaki engeller sadece kadın sorunu değil, bir toplumsal sorundur.

22 yıldır AKP yönetiminde ülkemiz yoksulluğun, yolsuzluğun, sömürünün adaletsizliğin her geçen gün daha da yaygınlaştığı bir ülke haline dönüştü. Bu olumsuz dönüşümde en büyük bedeli ise kadınlarımız ödemeye başladı.

Ülkemizde, son yıllarda daha belirgin olmak üzere, toplumsal ve yasal düzenlemelerle kadınların toplumsal rolü annelik ve ev kadınlığına indirgenmekte, esnek çalışma adı altında kadın emeği daha da değersizleştirilip, güvensizleştirilmeye çalışılmaktadır.

Çalışma saatlerinin uzun olmasına karşın erkeklere oranla daha düşük ücret alma, ücretsiz aile işçisi olarak çalışma, kadın emeğinin görünmezliği, erken yaşta evlilik, mülkiyetin erkekler lehine işlenmesi kadınları yoksullaştırmakta, yaşamın pek çok alanında güçsüz kılmaktadır.

Toplum olarak, birey olarak bizler ülkemizin, çağdaş dünyada yerini almasını, toplumsal refah ve huzurun yaygınlaşmasını istiyorsak kadının toplumsal statüsünün güçlendirilmesini öncelik olarak görmek zorundayız.

Birlikte yaşadığımız, toplumun yarısını oluşturan kadınlarımıza yönelik fiziksel, ekonomik, psikolojik şiddetin; artan taciz ve cinayet vakalarının, emek sömürüsünün; cinsiyet ayrımcılığının devam etmesi bu mücadelenin yalnızca kadınlarca değil kadın-erkek ayırmaksızın toplumun tüm kesimleri tarafından kararlılıkla verilmesi gerektiğini göstermektedir.

Bu duygularla;

Mustafa Kemal’in ilkeleri doğrultusunda uygarlık yolunda tüm baskı ve engellemelere rağmen mücadele eden kadınlarımızın daha da çoğaldığı, kadına karşı her türlü ayrımcılığın son bulduğu, eşit ve özgür bireylerin yaşadığı bir ülke özlemiyle baş tacı kadınlarımızın “8 Mart Dünya Kadınlar Günü” nü kutluyor, saygılar sunuyorum.”

Exit mobile version